Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Kültür Topluluğu'nun Blog Sayfasına Hoşgeldiniz. Hoşça vakit geçirmeniz dileğiyle...
Arkadaşlar Facebook Grubumuza da bekleriz.

4 Kasım 2012 Pazar

Türk Futbolunda Başarı - Ali Beyazgül

                                                               TÜRK FUTBOLUNDA BAŞARI
          Ülkemizde futbol sporunun kökeni Osmanlı Devleti zamanına dayanıyor ve profesyonel anlamda dünya platformunda ,adına mücadele edilen ilk sporlardan biri.Bugün ise ülkemizde herhangi bir futbol takımı taraftarı olmayan kişi sayısı pek az.Bu da futbolun ülkedeki öneminin önemli göstergelerinden bir tanesi.
          Futbol; oyuncu yetiştirme yeterliliği ve düzeyi,mantalitesi,ekonomisi ve  bilinci bakımından bir ülkenin marka değerlerinden biridir.Günümüzde pek çok ülke futbol alanında önemli-uzun vadeli yatırımlar yapmış ,bunun sonucunda marka değeri kazanmış ve bu sayede hem ekonomik kazanımlar elde etmişler ,hem de geniş  geniş platformda kazandıkları başarılar sayesinde saygı duyulur hale gelmişlerdir.Bizim ülke futbolu neden öyle olmasın? Bizim onlardan ne eksiğimiz var? Cevap veriyorum:ÇOK EKSİĞİMİZ VAR..

         Ülke futbolunun gelişmesi babında bazı dönemler önemli adımlar atıldı,fakat bu sadece o sistemi getiren bireyle kaldı veya sunulan icraatlar ve sistemler doğru değildi,bilemem.Bir sistem,uzun vadeli bir sistem getirilemedi ve çoğu kez başarısız olduk.Şu an sadece  milli takımı ele alıyorum,kulüp takımlarından daha sonra bahsedeceğim,çünkü benim gözümde milli takım başarısı çok daha önemli.Türk milli takımı bazı dönemler çok önemli başarılar da kazandı.Bunu göz ardı edemeyiz elbet.O başarılar,uzun vadeli fikrin olmayışına bir sitem bir cevap gibi.Potansiyelimizin iyi olduğunu fakat çoğu kez iyi değerlendirilemediğini gösterir gibi.Son dönemlerde ortaya atılan bazı laflar var:Oyuncu havuzumuz dar,Almanya’daki oyuncuları izliyoruz falan filan.Yahu nüfusu 80 milyona dayanmış bir ülkede oyuncu havuzu dar ne demek?Ya sen körsün ya da yaptığın işte bağımsız değilsin.Ama şuna katılmıyor değilim.’’Oyuncu var ama işleyen yok,o yüzden dışarı yöneliyoruz’’.İşte yetenekli oyuncuları keşfetmek ve onları işlemek babında;
Gençlik ve Spor Bakanlığı
Türkiye Futbol Federasyonu
Kulüp Takımları                        
  gibi kurumlara çok iş düşüyor.Aşağıda yazacağım  cümleler çözüm için  önerilerimdir:
Ø  Alt yapı tesislerinin Türkiye’nin her yerinde kurulması, çoğaltılması ve modernize edilmesi
Ø  Türk futbolunda uzun vadeli sürecek bir sistem oturtulmalı.Belki de 10-20 yıl sabredilmeli.Sistem bilgisi oyunculara iyice anlatılmalı
Ø  Alt yapı için gerekli kurumlardan yeterli finansal desteğin sağlanması
Ø  Külup takımlarının alt yapı oyuncularına sahip çıkması ve kulüp takımlarına transfer kısıtlılığı getirilmesi
Ø  Kulüp takımlarının kadrolarının büyük çoğunluğunun ,alt yapıdan gelen oyuncularla oluşturulmasının sağlanması
Ø  Alt yapıda çalışacak personellerin tam donanımlı ve dünyadaki gelişmelerden haberdar olması gerekir.Yetişecek olan oyunculara diğer futbol ekolleri de anlatılmalı
Ø  Stat koşulları iyileştirilmeli
Ø  Okullarda spor bilgisi dersleri olmalı
Ø  Taraftar olma bilinci seyircilere yahut izleyicilere iyice aşılanmalı
Ø  Bilet fiyatları makul seviyelere getirilmelidir
Ø  Takımlar arasındaki ekonomik uçurumlar ortadan kaldırılmalıdır
Kulüp takımlarına gelince,maalesef ülkemizdeki kulüplerin çoğu transfere muazzam paralar harcamakta ve sadece o sezonu düşünmektedir.Maddi yönden daha üstün olan bazı kulüplerimizin yönetimleri ,kulüp menfaatlerine önem vermelidir.Kulüpler kişisel ihtiraslara kurban gitmemelidir.Tabi taraftara da iş düşüyor.Taraftar sabırlı ve akil olmalıdır. Sadece ligde başarılı olmak yetmemektedir.Kulüplerin başarı seviyesinin en önemli kriterleri UEFA Avrupa Ligi ve Şampiyonlar Liginde yapacakları başarılardır.

                                                                                                           ALİ BEYAZGÜL
PAÜ Tıp Fakültesi Öğrencisi



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder